2024 Uluslararası Yılın Ticari Aracı ve Uluslararası Pick-Up ödüllerinin ülke takdiminde bir araya geldiğimiz Ford Türkiye İş Alanı Lideri Özgür Yücetürk’le hafif ticari araç pazarını ve 2024 yılında küçülen pazardaki Ford’un performansını konuştuk.
2023 sonunda orta segment ticari araçlarda Transit Custom ve mini van segmentinde Transit Courier modellerini tamamen yeni platformlara taşıyan Ford Otosan, küçülen hafif ticari araç pazarında yüzde 26 payla yeniden liderliğe döndü.
Otomotivde 2023’te yaşanan rekor seviyelerin ardından, otomobil ve hafif ticari araç pazarında geçmiş yılların ortalamasına doğru gerileyen bir daralmanın yaşandığını kaydeden Yücetürk, araç fiyatlarındaki yükselme, enflasyon ve faiz oranları, kredi maliyetleri ve krediye ulaşmada zorlukların daralmada etkili olduğunu söyledi.
Yücetürk, birikmiş talebin, araç bulunabilirliğinde iyileşmenin ve filo yenilemelerinin pazarı desteklemesini beklediklerini ve bunun da ılımlı ve dengeli bir büyüme getireceğini ifade etti.
İlk 7 ayda hafif ticari araç satışlarının geçen yılın Ocak-Temmuz dönemine göre yüzde 11,1 azalarak 135 bin 667 adet olduğunu kaydeden Yücetürk, “Yüzde 72,1 pay ve 97.763 adetlik satışla en çok tercih edilen gövde tipi olarak van’ın öne çıktığını gördük. Kamyonet gövde tipi ise yüzde 15,1 pay ve 20.450 adetle ikinci sırada yer aldı.
Ford’un Temmuz 2024 itibarıyla yüzde 8,3’lik payla ağır ticari dahil toplam pazarda üçüncü sırada yer aldığını belirten Yücetürk, Ford’un ticari araçlardaki toplam pazar payının yüzde 26’ya ulaştığını açıkladı.
Ford ticaride pazar liderliğine döndü
Yeni Courier’nin üretim adetleriyle birlikte satış adetlerinin kademeli biçimde artmasıyla beraber, mayıs ayı sonu itibariyle hafif ticari pazarında liderlik konumuna geri döndüklerini de açıklayan Yücetürk, Temmuz sonu itibariyle 35.682 adet satış ile yüzde 26,3 Pazar payı elde ettiklerini belirtti.
Ford Otosan’ın esnek üretim kabiliyetiyle Ford'un büyük bir destekçisi konumunda olduğunu söyleyen Yücetürk, Ford Avrupa’nın lider araç üreticisi konumlarını pekiştirdiklerini ifade ederek şu bilgileri verdi: “13 yıldır otomotiv sektörünün 9 yıldır da Türkiye’nin ihracat şampiyonuyuz. 91 ülkeye ihracat yapıyoruz. Türkiye'nin ticari araç üretiminin yüzde 78'ini ve ticari araç ihracatının yüzde 89'unu gerçekleştiriyoruz. Türkiye’nin otomotiv üretiminin yüzde 45’i ve şu an Ford'un Avrupa’daki araç üretiminin yüzde 60’ı Ford Otosan tarafından üretiliyor.
Biz Ford Otosan olarak Ford Motor Company'nin elektrikli araç ve büyüme planlarına paralel ilerliyoruz. Şimdi de elektrifikasyon yol haritamızda vites yükselttiğimiz bir dönemdeyiz. Binek ve ticari araçlarda 2035’e kadar sıfır emisyon hedefimiz doğrultusunda, Türkiye ve Romanya'daki dört fabrikamızda ürettiğimiz tüm araç modellerinin 2025 yılına kadar elektrikli versiyonlarını da piyasaya sunarak otomotiv tarihinde yeni bir dönemi başlatacağımıza inanıyoruz.”
2025 yılıyla birlikte elektrikli araç portföylerini genişleterek, ticari araç segmentinde Ford Otosan imzası taşıyan yeni E-Tourneo Courier ve tamamen elektrikli yeni E-Transit Courier'yi Türkiye’deki müşterileriyle buluşturacaklarını da açıklayan Yücetürk, Ford Tourneo Courier’nin gelecek vizyonlarının önemli bir örneği olduğunu kaydetti.
Türkiye’nin ilk bağlanabilir fabrika çıkışlı ticari aracı olan 2024 Uluslararası Yılın Ticari Aracı ödüllü yeni nesil Transit Custom’ı verimliliği artıracak yenilikçi çözümler sunmak üzere sıfırdan tasarlayarak pazara sunduklarını da söyleyen Yücetürk, “Yeniköy Fabrikası’nda ürettiğimiz yeni nesil Tourneo Custom; çok yönlülüğü, üstün bağlantılı teknolojisi, şık tasarımı ve gelişmiş konforuyla segmentinde yeni bir seviye belirliyor” dedi.
Custom’da bağımsız süspansiyon fark yarattı
Custom ve Courier modellerinin uzun yıllardır Türkiye’de segmentinde en çok tercih edilen araçların başında geldiğini ifade eden Yücetürk, yeni nesil Ford Custom’ın özellikle arka bağımsız süspansiyonlara kavuşmasıyla hem konfor hem de sürüş dinamikleriyle büyük bir beğeniyle karşılandığını ve özellikle yolcu taşımasında yeni müşteri gruplarının ilgisini çektiğini vurguladı.
Hem ticari kullanıcıların hem de bireysel müşterilerin, araçların yüksek performansını, şık ve fonksiyonel tasarımını, gelişmiş bağlanabilirlik özelliklerini ve güvenlik sistemlerini beğeniyle karşıladığını da belirten Yücetürk, araçların en sevilen özelliklerini şöyle sıraladı: “Ticari kullanıcılar, araçların sağladığı yüksek performans ve güvenilirlikten etkilenirken, ‘rol model’ olan yeni nesil Courier’nin SUV benzeri şık ve fonksiyonel tasarımı özellikle bireysel kullanıcıları cezbetti. Araçların dinamik ve modern dış tasarımı hem estetik hem de pratiklik açısından beğeni kazandı. Gelişmiş bağlanabilirlik özelliklerinin çok kilit olduğunu görüyoruz. Araçların en yeni SYNC 4 sistemi ile donatılması, akıllı telefon entegrasyonu, kablosuz güncellemeler ve dahili modem gibi özelliklerle kullanıcıların hayatını kolaylaştırdı. FordPass uygulaması aracılığıyla uzaktan kontrol ve araç verilerine erişim imkânı, özellikle teknoloji meraklısı kullanıcılar arasında popüler oldu.”
Courier’de otomatik oranı yüzde 50
İlk defa otomatik şanzımana kavuşan Courier’in bu anlamda büyük ilgi gördüğünü kaydeden Yücetürk, özellikle bireysel kullanıcıların otomatik şanzımanı tercih ettiğini belirterek, şu anda toplam Courier satışlarında otomatik oranın yüzde 50’ler seviyesinde olduğunu açıkladı.
Elektrikli ticari araçlarda pazar yavaş gelişiyor
Türk ticari araç tüketicisinin fayda maliyet analizi konusunda oldukça hassas olduğunu ifade eden Yücetürk, Türkiye’de elektrikli ticari araçlara ilginin belli bir seviyeye ulaşmasıyla ilgili şunları söyledi: “Binek araçta ÖTV kaynaklı belli avantajlar var. Otomobilde ÖTV’de aracın perakende yüzde 10 ile 60’ı arasında değişen bir yelpaze de hesaplanıyor. Ancak ticari araçlarda böyle bir fark bulunmuyor. Otomobilde içten yanmalı da yüzde 80 ÖTV ödenirken elektrikli araçta bu oran yüzde 10-60 arasında gerçekleşiyor. Bu da belli bir fark yaratıyor ve tüketici benzer fiyatlarda elektrikli veya hibrit araç alabiliyor.
Ticaride böyle bir avantaj olmayınca tüketici elektriklideki yakıt ve servis maliyetlerindeki avantajlara rağmen ilk alım maliyetlerinin yüksekliğinden dolayı aracı çok beğeniyor ve arzu ediyor olmasına rağmen -bugün yaşanan finans sorunları da düşünülünce- aradaki fiyat farkını ödemekte o kadar da gönüllü davranmıyor.
İşin yaptırım ve teşvik tarafına baktığınız zaman da müşterinin işini illa elektrikli araçla yapmasını gerektirecek düzenlemeler de bulunmuyor. Mesela Avrupa’da sıfır emisyon bölgeleri var bu alanlara içten yanmalı motora sahip araçla girerseniz bunun için yasaklar ve günlük giriş bedelleri gibi işletme maliyetlerinizi arttıran unsurlarla karşılaşıyorsunuz.
Bu yüzden elektrikli ticari araçlarda pazarın gelişimi biraz daha yavaş ilerliyor. Bu bir yolculuk. Batarya gibi maliyetlerin daha makul olması ve araçların ilk alım maliyetlerinin düşmesiyle bu tarafa bir kayma olacak.
Özellikle deposu olan dağıtım şirketleri için elektrikli ticari araçlar çok büyük avantaj sağlıyor. Gündüz araç menzil ve ikmal sorunu olmadan şehir içinde operasyon yapacak. Akşam da AC şarj yaparak sabah tekrar dolu bir bataryayla çok ekonomik bir şekilde tekrar yola çıkacak.”
İlk defa elektrikli Ford E-Transit’in pazara sunulmasıyla birlikte Ford Pro’nun ticari araç müşterilerine sunduğu bütün hizmetleri kapsayan hizmetleri de sunmaya başladıklarını kaydeden Yücetürk, “İçten yanmalı ticari araçlarda da sunulan bağlanabilirlik özelliklerini müşterinin avantajına daha verimli kullanmak için Ford Müşteri Teknoloji Merkezi’ni aktif olarak kullanıyor. Ayrıca müşterilerimize şarj altyapısını sunmak için WAT’la birlikte çalışıyoruz” dedi.
Ödüllü Ranger pick-up pazarının lideri
Türk pick-up pazarıyla ve Ford’un Uluslararası Pick-Up Ödülü’nü kazanan Ranger modeliyle ilgili görüşlerini de aldığımız Yücetürk, Türkiye’nin dünyanın önemli pick-up pazarlarından birisi olduğunu kaydederek 2024 yılında pazarda önemli bir artışın yaşandığına dikkat çekti.
Ocak-Temmuz 2023 döneminde 6.950 adet satışla toplam hafif ticari araç pazarında yüzde 4,6 pay alan pick-up’ların 2024 yılının aynı döneminde ise 8.190 seviyesine ulaşan bir satış adedine çıktığını kaydeden Yücetürk, pazarın toplamda da yüzde 6’lık paya ulaştığını açıkladı.
Yıllık yüzde 17,8 oranında değişimle tüketicilerin pick-up modellerine artan ilgisine dikkat çeken Yücetürk, ödüllü Ford Ranger ile yılın bugüne kadar olan döneminde yüzde 29,4 pazar payına ulaşarak pazar liderliğini aldıklarını açıkladı.
Ranger Raptor 2025’te yeniden Türkiye’ye gelecek
Ford’un performans aracı Raptor’u 2025 yılının ikinci çeyreğinde yeniden müşterileriyle buluşturmayı hedeflediklerini de açıklayan Yücetürk, süspansiyon, motor, tasarım ve donanım seçenekleriyle yeni Raptor’un açık ara bu segmentin lideri konumunda özel bir ürün olduğunu da sözlerine ekledi.
